Roket Masalı

Eklenme Tarihi: – Yazar: Mine Kaya – Kategorisi: Çocuk Masalları

Bir zamanlar, Gökyüzü Köyü adında küçük bir köyde, meraklı mı meraklı bir kedi yaşarmış. Adı Pati’ymiş. Pati diğer kedilerden farklıymış çünkü o, güneş altında miskinlik yapmaktansa gökyüzüne bakar, yıldızları sayar, Ay’a ulaşmanın hayalini kurarmış.

Her gece, evin çatısına çıkar, teleskobuyla Ay’a bakar ve kendi kendine fısıldarmış:

“Bir gün oraya gideceğim. Beni kimse durduramayacak.”

Bir sabah, köyün meydanına büyük bir duyuru asılmış: “Küçük Bilimciler Yarışması: En iyi icadı yapan, Ay’a gönderilecek roket projesine katılacak!” Pati gözlerini kocaman açmış, kalbi heyecanla çarpmış.

“Bu bir işaret!” demiş kendi kendine. “Ben bir roket yapmalıyım!”

Ama Pati bir kediydi. Pençeleriyle çivi çakamaz, alet tutamazdı. Bu yüzden yardım istemeye karar verdi. İlk olarak, köydeki en zeki çocuk olan Ali’nin kapısını çaldı.

“Miyav! Ali! Açsana kapıyı, sana bir teklifim var!”

Ali şaşkınlıkla kapıyı açmış.

“Sen… konuşabiliyor musun?”

“Elbette konuşabiliyorum. Sadece doğru kişilere.” diye gülümsemiş Pati.

“Ali, Ay’a gitmek istiyorum. Birlikte bir roket yapalım. Yarışmaya katılalım!”

Ali biraz duraksamış.

“Ay’a gitmek mi? Bu çok zor Pati. Ama... heyecan verici de.”

“Denemeden bilemezsin! Haydi, birlikte yapabiliriz!”

Böylece Ali ve Pati, arka bahçede gizli bir atölye kurmuşlar. Günlerce çizimler yapmışlar, teneke kutular, saat pilleri, eski vantilatör motorları toplamışlar. Bazen işler ters gitmiş. Roket havalanmadan patlamış, parçaları dağılmış. Ama pes etmemişler.

Bir gün Pati'nin morali çok bozulmuş. Gökyüzüne bakarak hüzünle mırıldanmış:

“Belki de bu hayal fazla büyük. Ben sadece bir kediyim.”

Ali elini onun sırtına koymuş.

“Pati, sen benim gördüğüm en cesur kedisin. Eğer bir hayali gerçekleştirecek biri varsa, o sensin.”

Bu sözler Pati’yi yüreklendirmiş. Ertesi gün daha büyük bir azimle çalışmışlar. Sonunda, roket tamamlanmış. Küçük ama sağlam bir kapsül, içine bir kedi sığabilecek kadar geniş.

Yarışma günü geldiğinde herkes meydandaymış. Büyük çocuklar, dev robotlar ve parlak makinalarla gelmiş. Pati ve Ali, küçük roketlerini ortaya çıkardığında herkes gülmüş.

“Bir kedi mi pilot olacak? Bu bir şaka mı?” demiş biri.

“O roket ancak soba borusu olur!” diye alay etmiş bir başkası.

Ama jüri ciddiyetle incelemiş roketi. İçindeki yazılı kodları, aerodinamik hesapları görünce hayran kalmışlar.

“Bu… bu gerçekten çalışabilir!”

Ve sonra, jüri başkanı açıklamış:

“Kazanan: Pati ve Ali’nin ‘Ay Kedisi Roketi’!”

Kalabalık susmuş. Ardından büyük bir alkış kopmuş.

“Gerçekten mi?” diye sormuş Pati şaşkınlıkla.

“Gerçekten, Pati. Ay’a gidiyorsun!”

O gece, bütün köy, Pati’nin roketini uğurlamak için toplanmış. Ali, Pati’ye özel bir uzay kıyafeti dikmiş: minik kasklı, patiler için bölmeli bir elbise.

Roket rampasına yerleştirilmiş. Ali, Pati’ye sarılmış:

“Hazır mısın?”

“Hiç olmadığım kadar.” demiş Pati, gözleri ışıl ışıl.

“Sana bir şey bırakıyorum,” demiş Ali ve cebinden küçük bir oyuncak ay çıkarmış. “Gece gökyüzüne bakınca seni hatırlayayım diye.”

“Ben de sana Ay’dan bir taş getireceğim.”

Geri sayım başlamış:

“5... 4... 3... 2... 1...”

Alevler fışkırmış, roket göğe yükselmiş. Pati pencereden aşağı bakarken kalbi sevinçle atıyormuş. Dünya küçüldükçe, gözleri dolmuş.

Ay’a varması üç gün sürmüş. Yol boyunca yıldızlarla sohbet etmiş, sessizliğin sesini dinlemiş. Nihayet Ay’a indiğinde etraf bembeyazmış. Her yer ışıl ışıl parlıyormuş.

Pati dışarı adım atmış ve:

“Bunu başardım...” demiş kendi kendine. “Ben... Ay’a gelen ilk kedi oldum!”

Kuyruğunu dikmiş, Ay toprağında küçük bir bayrak dikmiş. Üzerinde bir pati izi olan bayrakta şu yazıyormuş:

“Hayal etmek cesaret ister. Gerçekleştirmek yürek.”

Pati, Ay’dan topladığı taşları roketin içine yerleştirmiş ve geri dönüş yolculuğuna başlamış.

Köy meydanında herkes toplanmış, teleskoplarla gökyüzünü izliyormuş. Birden gökyüzünde parlak bir çizgi belirmiş.

“İşte geliyor!” diye bağırmış biri.

“Pati dönüyor!”

Roket yavaşça iniş yapmış. Kapsül açılmış ve Pati dışarı çıkmış. Üzerinde biraz Ay tozu, yüzünde kocaman bir gülümseme varmış.

Ali koşarak sarılmış ona.

“Başardın Pati! Sen bir efsane oldun!”

“Hep birlikte başardık.” demiş Pati. “Sen olmasaydın hâlâ çatıda hayal kuruyor olurdum.”

O günden sonra Gökyüzü Köyü’nün adı “Yıldız Köyü” olarak değiştirilmiş. Her yıl “Pati Günü” düzenlenmiş, çocuklar hayallerini çizmiş, minik roketler uçurmuş.

Ve Pati? O, her gece Ali’nin yanında oturup yıldızlara bakmaya devam etmiş.

“Sence bir gün Mars’a gider miyim?” diye sormuş bir gece.

“Eğer istersen, neden olmasın?”

Ve gökyüzünde bir yıldız kaymış, sanki “evet” der gibi…

Bu yazıyı paylaşabilirsin:

Diğer İçeriklerimiz

Roket Masalı

Bir zamanlar, Gökyüzü Köyü adında küçük bir köyde, meraklı mı meraklı bir kedi yaşarmış. Adı Pati’ymiş. Pati diğer kedilerden farklıymış çünkü o,…

Rafadan Tayfa Masalı

Bir zamanlar, İstanbul’un tarihi sokaklarında, rengârenk cumbalı evlerin arasında yaşayan meraklı, yardımsever ve çok ama çok eğlenceli bir grup vardı. Bu grup,…

Kayıp Balık Nemo Masalı

Bir zamanlar okyanusun derinliklerinde, rengârenk mercanların saklandığı Mercan Koyu adında huzur dolu bir yer vardı. Bu koyda herkes birbirini tanır, birlikte oynar,…

Helvacı Güzeli Masalı

Vaktiyle, yedi tepenin üstüne kurulmuş güzel mi güzel bir şehirde, her sabah sokakları mis gibi helva kokusuyla uyanan insanlar yaşarmış. Bu kokunun…

Tembel Tavuk Masalı

Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, gökyüzünün pamuk gibi bulutlarla süslendiği, kuşların sabah şarkılarını hiç aksatmadan söylediği yemyeşil bir köy varmış. Bu…

Traktör Masalı

Bir zamanlar, yemyeşil tepelerin ardında, küçük bir köy vardı. Bu köyde herkes birbirini tanır, herkes birbirine yardım ederdi. Ama bu köyün en…